Glutatyon

Glutatyon Vücutta Ne İşe Yarar?

Glutatyon, vücuttaki ana antioksidandır. İnsan vücudunda doğal olarak bulunur. Vücutta yer alan serbest radikallerin temizlenmesine katkıda bulunan glutatyonun, ilaçların metabolizmasında da önemli bir etkisi vardır. Her ne kadar insan vücudunda doğal olarak bulunuyor olsa da belirli bir yaştan sonra vücut tarafından üretimi azalır. Bu tür durumlarda glutatyonun dışarıdan alınması gerekebilir.

Glutatyonun vücuttaki fonksiyonu oldukça fazladır ve genel olarak şu şekilde sıralanabilir:

  • Yaşlanma geciktirici bir etkiye sahiptir.
  • Hastalıklarla etkin mücadeleye katkıda bulunur.
  • Mitokondriyi oksidatif stresin etkilerinden korur.
  • Bağışıklık sistemini destekler.
  • Serbest radikalleri nötralize eder.
  • Antioksidanları yeniler.
  • Nörolojik sağlığı korur.
  • C ve E vitaminlerini canlandırır.
  • Enzimlerden bazılarını aktivite eder.
  • DNA oluşumu ve onarılmasına katkıda bulunur.

Yaşlanma Geciktirici Etkisi Bulunur

Glutatyon işlevleri arasında yer alan hususlardan biri, yaşlanmanın geciktirilmesidir. Hücreleri oksidatif hasarlardan koruma noktasında önemli bir etkiye sahip olan glutatyonun, yaşlanma sürecini tersine çeviren etkisi bilinir. Aynı zamanda hücresel sağlığı da korur. Böylelikle cilt sağlığını iyileştirerek kırışıklıkları minimalize eder. Çok daha canlı ve genç bir cilt yapısını destekler.

Hastalıklarla Mücadele Eder

Glutatyon, yaşın ilerlemesiyle birlikte vücutta azalmaya başlar. Doğal glutatyondaki bu düşme, oksidatif stresin azalmasına neden olur. Kardiyovasküler durumlar, çeşitli kanser türlerinin görülme riski ise artış gösterebilir. Glutatyonun belirli bir yaştan sonra vücuda dışarıdan alınması, vücudun hastalıklarla savaşmasına olumlu etkide bulunur. Glutatyon tedavisinin yanı sıra yaşam tarzında görülen değişiklikler de sağlıklı yaşlanmayı desteklediğinden, vücuttaki glutatyonun doğru yöntemler kullanılarak arttırılması son derece önemlidir.

Mitokondriyi Oksidatif Stresin Etkilerinden Korur

Vücutta serbest radikal oluşumunda meydana gelen artış ve vücudun serbest radikallerle mücadelesinde meydana gelen dengesizlikler, oksidatif stresin artmasına neden olur. Oksidatif stres, vücuda pek çok açıdan olumsuz etkide bulunur. Özellikle oksidatif stresin artış göstermesi, birçok hastalığın oluşmasına neden olabilir. Bunun yanı sıra var olan hastalıkların kötüleşmesinin nedenlerinden biri yine oksidatif strestir. Bu tür olumsuzlukların önlenebilmesi için vücuda glutatyonun dışarıdan alınması gerekebilir.

Glutatyon, güçlü antioksidan özelliğine sahiptir. Bu özelliği sayesinde mitokondriyi oksidatif stresinden etkilerinden korur. Ayrıca bu sayede hastalıkların semptomlarının azaltılmasına yardımcı olabilmektedir.

Bağışıklık Sistemini Destekler

Bağışıklık sistemi, vücudun pek çok hastalıktan korunmasını sağlayan bir mekanizmadır. Tümör hücreleri ile patojenleri tanıyan bağışıklık sistemi, bu tür hücreleri yok eder. Bu sayede vücudun hastalıklarla baş etmesini sağlar. Fakat bağışıklık sisteminde meydana gelen sorunlar, vücudun savunmasız kalmasına neden olur.

Bağışıklık sistemini destekleme konusunda son derece başarılı olan glutatyon, vücudun patojenlere ve tümör hücrelerine karşı korunmasını sağlar. Ayrıca bağışıklık tepkisini düzenlemekte olan glutatyonun, aşırı iltihaplanmayı önlediği de bilinmektedir. Bağışıklık sistemi üzerinde bu tür olumlu etkileri bulunan glutatyonun vücuda alınması, bağışıklık sisteminin desteklenmesini sağlar.

Serbest Radikalleri Nötralize Eder

Glutatyonun işlevleri arasında yer alan bir diğer husus, serbest radikalleri nötralize etmesidir. Vücuda dışarıdan alınan besin ve diğer maddeler, vücut içerisinde yakılır. Bu yakılma işlemi sırasında, serbest radikaller açığa çıkar. Serbest radikaller, hücreyi tahrip ettiğinden vücut için son derece tehlikelidir. Öncelikle hücre duvarına zarar veren serbest radikallerin miktarının artması, DNA’nın da zarar görmesine neden olur. DNA’nın yapısını bozduktan sonra kanser gibi hastalıkların ortaya çıkmasına sebebiyet verir.

Glutatyonun en dikkat çeken avantajlarından biri, serbest radikallerle etkili bir şekilde savaşmasıdır. Serbest radikalleri nötralize eden glutatyonun, hücresel hasarı önlemeye çalıştığı bilinmektedir. Bunun yanı sıra DNA mutasyonlarını ve iltihaplanmayı da önleme konusunda başarılıdır.

Nörolojik Sağlığı Korur

Glutatyonun vücutta üretildiği noktalardan biri, merkezi sinir sistemidir. Sinir hücrelerinin oksidatif hasar ve inflamasyona karşı korunmasında önemli bir etkisi bulunan glutatyon, nörolojik sağlığın korunmasını da destekler. Özellikle Parkinson ve Alzheimer gibi sağlık sorunlarının minimalize edilmesini sağlar.

Glutatyon Eksikliğinde Vücutta Neler Meydana Gelir?

Vücutta glutatyonun eksilmesi, çeşitli olumsuzluklara neden olur. Bu olumsuzluklardan bazıları şu şekilde sıralanabilir:

Bağışıklık sistemi zayıflar. Bu durum, bağışıklık hücresi aktivitesinin azalmasına neden olabilir. Bir zincirin halkası gibi birbirini etkileyen durumlar, nihayetinde bağışıklık sisteminin güçsüzleşmesine ve vücudun hastalıklara karşı korunmasız kalmasına sebebiyet verir.

İlerleyen yaşla birlikte meydana gelen sağlık sorunlarının etkisi artış gösterebilir. Oksidatif strese karşı yeterli korunma sağlanmadığı takdirde genel sağlığı tehdit eden sorunlar ortaya çıkabilir.

Glutatyonun azalması, mitokondriyal işlev bozukluğunun ortaya çıkmasına neden olabilir. Bu durum, enerji seviyelerinin düşmesine neden olabildiğinden yorgunluk, halsizlik gibi sorunlar ortaya çıkabilir. Ayrıca fiziksel performansın yanı sıra zihinsel performansta da azalma meydana gelebilir.

Vücutta yeterli derecede glutatyonun bulunmaması; zararlı kimyasallar, ağır metaller ve toksinlerin vücuttan atılmasını zorlaştırır. Toksik yükün artması ise organ ve dokularda çeşitli zararlara ve hasarlara sebebiyet verebilir.

Çok Daha Sağlıklı Bir Yaşam için Dengeli Beslenme ve Glutatyon Takviyesi

Hastalıklardan korunma ve sağlıklı bir yaşama erişmek için birçok hususa önem verilmesi gerekmektedir. Bu hususlardan en bilineni, vücutta glutatyonun arttırılmasıdır. Güçlü bir antioksidan olan glutatyon, bağışıklık sistemini güçlendirerek hastalıklara karşı etkin korunma sağlar. Bunun yanı sıra enerji seviyelerini yükselttiği de bilinmektedir. Vücudun genel sağlığına olumlu etkide bulunan glutatyonun, ilerleyen yaş ile birlikte dışarıdan alınması gerekir.

Sağlıklı bir yaşam için glutatyon takviyesi tek başına yeterli değildir. Bunun yanı sıra dengeli beslenme ve düzenli egzersiz de şarttır. Sağlığa faydası bulunan gıdalar, glutatyonun optimal seviyede etkide bulunmasını sağlar. Bu nedenle düzenli ve sağlıklı beslenmek son derece önemlidir. Öte yandan sistemli bir şekilde egzersiz yapmak, vücudun direnç kazanmasına katkıda bulunur. Sağlıklı bir yaşamı teşvik etme konusunda son derece başarılı olan glutatyonu takviye şeklinde dışarıdan alabilir, düzenli egzersiz ve sağlıklı beslenme ile glutatyonu destekleyebilirsiniz.